KLAVYE DELİKANLILARI BAKIN KİMLER? – 9 Nisan 2018

Klavye Delikanlıları Bakın Kimler

Bizim mahallenin delikanlıları meşhurdur, köşe başında üç-beş genç yan mahalleden on on beş kişi…

İsimleri cisimleri adresleri bellidir bunların…

Edep, ahlak, terbiye gibi kavramları bilir, söyledikleri sözün arkasında durur, kimliklerini gizlemeye ihtiyaç duymazdı bu bizim mahallenin yağız delikanlıları…

Ancak son beş on yıldır bizim bu mert delikanlıların karşısına edepten ahlaktan uzak bir çoğunun da kimlikleri bile belli olmayan klavye delikanlıları diye bir topluluk çıktı…

Bunlar ne yapar biliyor musunuz?

Bunlar oturur, entel dantel görünme adına 29 harfle kabadayılık yapar, o da yetmez w’lar x’ler havada gırla gider… Akılları sıra okumadıkları filozof kalmamış, psikoloji üzerine de mastır yapmış havası estirecekler…

Höööt desen ödü bokuna karışacak bu tipler, ellerine klavyeyi alınca bir kabarır, bir şahlanır… Görmeyin gitsin…

(Lütfen saygı çerçevesinde medeni olalım) diye söze başlayıp, kendileri gibi düşünmeyen, yaşamayan ve kendileri gibi olmayanları aşağılayarak, onlara hakaretler, küfürler ederek devam ederler söze bu zamane bedevileri

Amma söz konusu kendileri olunca özel hayat, saygı, anlayış, kişisel alan gibi kelimeleri sürerler piyasaya…

Ekşi sözlük diye ne idüğü belirsiz bir tarla var.

Orada bir isme, bir konuya, bir duruma başlık atılır, altına da kim ne sallarsa mubahtır.

Ayıpmış, günahmış, doğruymuş, yalanmış, iftiraymış bunların umurunda bile değil

Bu sözlüğün sahibi Başak Purut denen şahıs hakkında sekreterine sarkıntılık yapmaktan haberler çıktı geçen günlerde…

Bunun üzerine Başak Purut basın açıklamaları, demeçler, mahkemeden yazıları kaldırtma kararları, ‘bana iftira atılıyor, olay öyle değil şöyleydi’ falan diye düştü ortalığa…

Pekii Başak Purut denen özgür ruhlu, geniş meşrepli arkadaş.

Yıllardır cinsiyet, kimlik tanımadan, Allah kitap peygamber hassasiyeti göstermeden, milletin dinine, imanına, anasına, avradına küfür edilirken yıllık cironu düşündüğünden herkes her şeyi yazabilir buraya derken iyiydi de zamparalık, ahlaksızlık iddiaların çıkınca neden feryat etmeye başladın.

Bilmiyor muydun dün yediğin hurmalar bir gün gelir seni tırmalayacak diye haaa…

Sadece bu Başak Purut değil ha.. Onlarca, yüzlerce var bu korkak klavye kahramanlarından

Evet beyler boş durmayacağız, bu mahrem tanımayan, edep nedir bilmeyen, klavye elimde gerisi bende diyen ahlaksız ve vicdansız kişileri tek tek ifşa edeceğiz.

Bunların isimlerini, cisimlerini gerekirse adreslerine kadar şikayet edecek, gerekli mecralara ileteceğiz. Bunları ifşa edeceğiz ki sen ben bunları yolda görünce suratlarına tükürelim

Yani dostlar, bundan sonra kim hangi dilden anlıyorsa o dilden cevap vereceğiz.

Kim ki bu memleketin değerlerine, bu milletin dinine – bayrağına – ezanına – mahremine, devlet büyüklerine küfrederse hukuk önünde eşek gibi hesap verecek.

Bir gece ansızın gelebiliriz cümlesi sadece terör örgütlerine mi söylendi zannediyorsunuz?

Son 6 ayda 80 fetöcü haini paketleyip hukukun önüne çıkaran istihbaratımız bu klavye kahramanlarının da bir gece ansızın kapısını çalacak, paketleyip adalete teslim edecektir…

Bi de diyorlar ya,

Bu ülkede diktatörlük var diye…

Ulan bu ülkede diktatörlük olacak sen de kalkıp klavye arkasından küfredecek, gazetelerde tvlerde hakaretler edecek, kürsülerden tehditler savurup iftiralar atacaksın öyle mi?

Adamın ümüğünü sıkarlar, ağzım yüzüm diyene kadar adamın ağzını yüzünü çarşamba pazarına çevirirler be aga…

Üstad Karakoç bu tiplere ne yapmamız gerektiğini ne güzel de söylüyor…

Millet parasından verdirme parsa;
Edirne’den Van’a, Muğla’dan Kars’a
Nerede sahte bir kahraman varsa
Bir resmine bir de şanına tükür.

Bu sahte kahramanlara biz de öyle yapacağız, daha yeni başlıyoruz…

Kalın sağlıcakla…