DOLARA BAKIP “TÜRKİYE EKONOMİSİ BATMIŞ!” DİYORLAR – 08 AĞUSTOS 2020
Geçen yıl Türkiye’nin TİKA aracılığı ile elini uzattığı, yardım ettiği, tarihi kardeşlik izlerini eserlerle, restorasyonlarla belirginleştirdiği 103 ülkeden biri olan Ürdün’e gitmiştim.
Sultan Abdülhamid döneminde çok zorlu şartlarda hayata geçirilen Hicaz Demiryolu’nun serüvenini ve 300 Türk askerinin salt şehrinde bulunan şehitliğini ve o askerlerin hikâyelerini araştırmaya başlamıştım. Bu çalışma esnasında Lut Gölü’nü, Vadi Ram’ı ve Petra antik şehrini ziyaret ederken çevrede birçok Osmanlı eserini de görmüştüm.
İsrail’e sınır olan Ürdün halkı tam bir Türkiye aşığı. Birçok evde, birçok dükkânda ay yıldızlı bayrağı görmek mümkün. 2017’deki Amerika Başkanı Trump’ın, S-400 sürecinde dolar üzerinden Türkiye’yi tehdit etmeye, diz çöktürmeye çalıştığı o günler de Ürdünlüler, dolarlarını bozdurup TL alarak Türkiye’nin yanında olduklarını göstermişlerdi.
Ürdün halkı orta halli bir hayat yaşıyor ve Ürdün’de hiçbir yer altı zenginliği bulunmuyor. Ortadoğu’nun en sakin ve en savaşsız, çatışmasız ülkesi. Sebebi ise dediğim gibi hiçbir yer altı zenginliği yok. (Anladın? Mal, mülk, para pul başa bela derler ya, Ürdün de onun için rahat. Petrol yok, sıkıntı da yok.)
Ürdün’de para olarak Ürdün doları kullanılıyor.
Bakın petrol yok, sanayi yok, tarım yok, su yok, teknoloji yok ama 1 Ürdün doları 1.45 Amerikan centi(senti).
Belki anlamayanlar vardır. Böyle boş tenekeye anlatır gibi anlatayım: 1 Ürdün doları almak için 1.45 Amerikan centi(senti) ödemeniz gerekiyor yani Ürdün doları Amerikan dolarından daha kıymetli.
Şimdi günlerdir doların-euro’nun artışından TL’nin dolar karşısındaki durumundan yola çıkarak “Türkiye ekonomisi çöktü, işte Berat Albayrak istifa etsin, hükümet istifa etsin…” naraları atan arkadaşlara deyin ki:
Bir ülkenin ekonomisi dolar kuru üzerinden değerlendirilmez. Eğer öyle olsaydı Ürdün ekonomisi dünyanın en ileri ekonomisi olurdu.
Bir ülkenin ekonomisinin batmış olması ne demek biliyor musunuz?
Eğer bir devlet işçisinin, memurunun maaşlarını ödeyemiyorsa, günaşırı o ülkede bankalar batıyorsa, esnaflar siyasetçilerin önüne yazar kasa fırlatıyorsa, çiftçi satamadığı domatesini denize döküyorsa, hastaneleri pislik götürüyorsa, insanlar sabahın 4’ünde 5’inde ilaç kuyruğuna giriyorsa, öğrenciler kitaplarını karaborsadan alıyorsa, IMF’ye 3-5 milyar dolarlık kredi için yalvarma seansları düzenleniyorsa o ülkenin ekonomisi batmıştır ama yok, bir ülkede herkesin kapısında 1-2 tane son model araba varsa, dünyanın en pahalı ve en çok cep telefonunu kullanan ülkede yaşıyorsan, üniversiteye giderken hernangi bir harç ödemiyorsan, çocuğunun kitapları ücretsiz bir şekilde sınıf sıralarına konuyorsa, sağlık hizmetlerini hem ücretsiz veya minimum ücretle hem de 5 yıldızlı, konforlu hastanelerde alıyorsan, emeklisi, dulu, yetimi, engellisi, torun bakan babaannesi anneannesi düzenli bir şekilde devletten maaşını alıyorsa, tatil köyleri, yazlık beldeleri tıka basa doluyorsa ve sen bunların hepsini görüp de hâlâ, “Türkiye ekonomisi battı!” diyorsan, kusura bakma da galiba sana rahatlık, rahatlık batıyor!
Yani kısacası dostlar Allah hiç kimseyi ideolojik takıntıları veya siyasi saplantıları nedeniyle ülkesine, devletine, milletine ve değerlerine nankör olanlardan etmesin.
Kalın sağlıcakla.