Birçok yerde, özellikle de Filistin mücadelesinin anlatıldığı paylaşımlarda, bannerlarda, videolarda gördüğümüz bir resim hatta bir çizim var. Böyle üstü başı yırtık, Filistin’in simgesi olmuş, karikatür bir çocuk. Onun hikâyesini anlatmak istiyorum size.

Onun ismi “HANZALA.”

Dedim ya birçoğumuz Hanzala’yı mutlaka görmüşüzdür ve onu her gördüğümüzde de mevzunun, konunun Filistin olduğunu hemen anlarız ama “Hanzala kimdir, neyi anlatıyor, çizeri kimdir, bir mesaj var mı bu çizimde?” gibi soruların cevabını birçoğumuz bilmiyoruz.

Filistin’deki direnişin, Filistin’deki Mescid-i Aksa savunmasının sembolü olan bu Hanzala’nın aslında çok hüzünlü bir hikâyesi vardır.

Saçları böyle diken diken, çıplak ayaklı, üstü başı yırtık, elbiseleri yamalı ve en önemlisi de sırtını dünyaya dönmüş 10 yaşında bir çocuktur o resimde gördüğümüz Hanzala.

Dedim ya; Filistin’deki tanka topa karşılık, elde sapanla zalimin karşısına dikilen mazlum insanların ve Filistin direnişinin simgesidir, sembolüdür Hanzala.

Filistin topraklarında, her sokakta, eğer ayakta kalmış bir duvar varsa, o duvarlara Hanzala’nın resimleri çiziliyormuş.

İşte Filistin’in sembolü olan Hanzala’nın hikâyesi:

Köyü işgalci İsrail askerleri tarafından yıkılıp yakıldığında Hanzala 10 yaşındadır. O sokaklarında özgürce koşturduğu köyünden mecburi olarak ayrılır ve komşu ülkelerde kurulan Filistin mülteci kamplarına geçer ve orada yaşamaya başlar Hanzala ailesiyle, tabii eğer yaşamak denirse adına.

Elleri böyle arkada bağlı ve sırtı dünyaya hep dönüktür Hanzala’nın. Yüzünü hiç kimse görememiştir.

Filistin’deki zulme sessiz kalan, kayıtsız kalan, o zulme göz yuman dünyayı ve insanlığı protesto eder ve yüzünü dünyaya hiç dönmez Hanzala.

Bir gün Hanzala’nın çizeri Naci el Ali’ye sormuşlar, “Bu Hanzala yüzünü ne zaman dönecek, onun yüzünü ne zaman göreceğiz?” diye. Filistinli Naci Ali cevap vermiş, “Ne zaman Araplar eski saygınlığını kazanır, insanlık ne zaman Filistin’e sahip çıkar işte o zaman dönecek..” demişti.

Ne yazık ki Hanzala yüzünü hiç dönemedi. Çünkü Hanzala’nın çizeri Naci Ali’yi 1987’de Londra’da bir suikastla şehit ettiler, bir Mossad suikastıyla.

Naci Ali de, 10 yaşında ayrıldığı Filistin’i hayatı boyunca bir daha dünya gözüyle hiç göremedi. Evet ve Hanzala da 10 yaşında bir çocuk olarak kaldı. Üstü başı yırtık, yalın ayak ve hep 10 yaşında kaldı Hanzala ve hiç büyümedi. Çünkü Naci Ali Filistin’i terk etmek zorunda kaldığında henüz 10 yaşındaydı ve o çizdiği karikatürdeki çocuk da kendisiydi yani o bu dünyadan göçerken Hanzala’nın ve Filistinli çocukların yüzü dünyaya hiç dönememişti.

Yıllar sonra hatta tam 30 yıl sonra 2017’de Arap basınında bir karikatür yayınlandı ve şöyle yazıyordu o karikatürde: “Hanzala yüzünü sadece Erdoğan’a döndü.”

Çizimde, Hanzala Erdoğan’ın kucağında ve ona sarılmış bir vaziyette ve sadece de yüzünü ona dönmüş. Çizimin diğer bir köşesinde de Arap liderler var. Onlar da her zaman yaptıkları gibi, sessiz sessiz olanı biteni kenardan seyrediyorlardı.


Bugün tarih 2021 ve Hanzala halen 10 yaşında ve halen daha Filistin’de. Kısa bir zaman önce, çizimde de anlatıldığı gibi sadece ve sadece, ümmetin umudu olan Erdoğan’a dönmüş yüzünü Hanzala ve Hanzala bize yani tüm Müslümanlara yüzünü döneceği günü sabırla bekliyor.

Peki biz ne yapıyoruz?

Bilmiyorum ama bildiğim bir şey var. Bildiğim şey şu: amasız, fakatsız, lakinsiz bir şekilde hemen şimdi, vakit kaybetmeden bir yerden başlamamız gerektiği. Bunun için de Asr suresini okuyarak ve anlayarak ilk adımımızı atabiliriz. Cenab-ı Hak Asr suresinde şöyle diyor:

“Asra yemin olsun ki, insan mutlak ziyandadır. Ancak iman edenler, salih amel işleyenler, birbirine hakkı ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır.”

Hanzala’nın bize yüzünü döneceği günü gayretle, sabırla bekliyoruz.

Kalın sağlıcakla.